Dijital trendler, bugün pazarlama dünyasının hiç kuşkusuz dilinden düşürmediği tek şey. Teknolojinin durmadan değiştiği ve yakalamakta zorlandığımız günümüz pazarlama dünyasında neredeyse her gün yeni bir trend oluşumuna tanık oluyoruz.
Gözlem yapalım ve uygulayalım derken yeni bir tane daha çıkıyor. Tam uyum sağladık başardık derken yeni bir tane daha…
Peki tüm bunlar olurken değişmeyen tek şeyi unutup, markanızın özünden yani DNA’sından uzaklaştığını fark ettiğiniz oluyor mu ? Mutlaka bunu bile düşünmeye vaktiniz olmuyordur.
Dijital trendler bir kenarda dursun, biz bugün biraz markanın özü nedir ? Marka kişiliği nasıl yaratılır ? Sorularına çok başarılı birkaç marka örneği ile cevap vermek istedik.
Tüketimin ihtiyaç kaynaklı olduğu zamanları uzun zaman önce geçtik. Artık günümüz dünyasında satın aldığınız bir çok ürüne gerçekten de ihtiyacınız var mı ? Cevap belli.
Talep fazlası olan sanayi devrimi günlerini geçeli 40-50 yıl olmuştur. Artık o kadar çok arz var ki, markaların bugün bir üründen daha fazlasını üretmeleri gerekiyor. Bir de bu gerçeğin üstüne günümüzde sürekli değişen dijital trendler eklenince, iş neredeyse içinden çıkılmaz hale geliyor.
** Özetle durum biraz zor, biraz vahim gibi gözükse de aslında yapılacak tek şey var. Yazının devamında bunu keşfedip, bize hak vereceğinizi düşünüyoruz.
Dijital Trendler Bugün Var Yarın Yok !
Trend kavramının doğasında değişmek vardır. Büyüklerimiz ’‘değişmeyen tek şey, değişimin kendisidir’’ lafını boşuna söylememişler. Özellikle internet çağından sonra insanoğlu her geçen gün birbirlerine daha fazla benzemeye başladı.
Dünyanın en uç noktasında olan bir şey, saniyeler içinde cebimizde ve bilgimiz dahilinde olabiliyor. Sonuç olarak her şeye anında ulaşabilme gücü biz insanoğlunun benzer kaygıları, benzer eğitimleri, benzer konuları paylaşmasına sebep oluyor.
İnternet, dünyayı global bir köye dönüştürürken, trendlerin de bir o kadar hızlı tüketilen sakız haline gelmesini garip karşılamamak lazım.
Asya kıtasında genç bir kızın, tiktok için çektiği video sayesinde bütün dünya yeni bir dans figürü ile tanıştı ve sonrasında ’‘boom’’ …
Dünya çapında milyarlarca kişi tarafından izlenildi, günler içinde milyonlarca takipçi elde edildi ve sadece 1 hafta içinde tik tok kullanıcı sayısını astronomik şekilde arttırdı. Bunu fark eden markalar yeni bir sosyal ağ olan tik tok için reklam bütçelerini planlarına dahil etmeye başladı.
Sonuç olarak, interneti tüketmekte üstümüze yok. Bu trendi de tüketiriz, gelecek olanı da… Siz gelip geçici şeyleri değil mutlak özünüzü düşünün.
Dijital Trendler Uyumdan Önce DNA’nıza Odaklanın
Markaları bir insan gibi düşünmek gerekir. Dijital yada analog olması fark etmeksizin, her markanın bir kimliği, ses tonu, tarzı ve karakteri olmalıdır. Günümüzde en çok yapılan hata ise, markanın mutlak özünden uzaklaşması ve kendi çizgisinin dışında gözükmesidir. Bu noktada iyi bir reklam ajansına neden daha fazla ihtiyacınız olduğunu net bir şekilde anlayabilirsiniz.
Marka DNA’sı size kime odaklanmanız noktasında oldukça detaylı bir analiz verir.
Daha detaylı anlatmak gerekirse;
– Markanızın hikayesi
– Çıkış noktası
– İlham aldığı şeyler
– Sunduğu yaşam tarzı
– Mottosu & Sloganı
– Dünya görüşü
– Tepkileri ve reaksiyonları
– Neden markanız ?
– Kilometre taşları
– Kurucuların hikayeleri
– Temel değerleriniz
– Marka elçileriniz
– Renkleriniz ve görünüşünüz
– Amacınız
– İletişim tarzınız
Gibi konularda çalışma yapmanız halinde, markanızın mutlak özüne yani DNA’sına ulaşmış olursunuz. Yazının başında da bahsettiğimiz gibi, trendler değişir fakat özünüz değişmez. Eğer markanız için sürekli değişim gerçekleştirirseniz, hedef kitlenizde gerekli algıyı yaratmakta zorlanırsınız.
Sonuçta, insanlar hikayeleri satın alır. Ürünleri değil.
Dijital trendleri modaya benzetecek olursak, marka özünüzü de stile benzetebilirsiniz. Moda gelip geçicidir fakat stil her zaman kalıcı olur.
Hikayesine sadık kalan, mutlak özünden kopmayan her marka dilediği kadar teknolojiye ve gelişmelere ayak uydurabilir. Bu onu güncel ve ’‘updated’’ yapar. Ama tarzını değiştirmez.
Dijital Trendler Hakkında Ne Kadar Bilgi Sahibi Olabiliriz ?
Dijital trendler, bu konuda uzman reklamcılar ve stratejistler ile yorumlanmalı, yol haritası belirlenmeli ve bu doğrultuda bir aksiyon planı hazırlanmalıdır. Bir marka tüketicilerin olduğu her yerde olmalı ve olmamalıdır. Ne şekilde olması gerektiğine uzmanların karar vermesi gerekir.
Sosyal medya bu konuda aklımıza gelen ilk şey. Evet özellikle Instagram, Facebook, Linkedin ve Twitter gibi mecralar artık günlük hayatımızın merkezinde. Bu konuda rakip markaların aksiyonlarını inceleyebilir, samimi hikayeler oluşturabilir ve DNA’nıza özel çözümler üretmelisiniz.
Her popüler olan şey size uygun olmayabilir hatta tepki bile çekebilir. Bugünün dijital dünyasında bir anda sevilebileceğiniz gibi beklenmeyen kriz durumları ile de karşılaşabilirsiniz. Dijital dünyada elde edeceğiniz marka farkındalığı için izlemeniz gereken uzun ve sabırlı bir yol var. Gelişmeleri bu perspektiften takip etmeli, aksiyon alma noktasında çok dik- katli davranmalısınız.
Dijital Trendler Profesyonelce Ele Almak
Dijital dönüşümün her sektörde yaşandığı son dönemlerde öne çıkan trendleri araştırmak, dijital pazarlamadaki en önemli aşama diyebiliriz. E posta, sesli arama, e ticaret ve müşteri hizmetlerini geliştirebilecek tüm yaratıcı iletişim çalışmalarını bu grubun içine dahil edebiliriz.
Gelin yeni yılda bizi bekleyen önemli trendleri sayalım;
– 5G teknolojisinin hayatımıza girmesi
– Robot asistanların daha yaygın olarak karşımıza çıkması
– Podcasting
– Akıllı film ve interaktif diziler
– Her zaman gelişmesini devam ettiren mobil oyunlar
– Online eğitim
Ayrıca; 2020 yılında tüketicilere yeni deneyimler yaşatmak çok mümkün olmadı. Pandemi yüzünden markaların iletişim stratejilerinin büyük bir kısmı önemli ölçüde sarsıldı. Önümüzdeki yıllarda gelmekte olan trendlerin hızı daha da agresif olacak. Marka DNA’nızın özünü ortaya çıkardıktan sonra etkili dijital adaptasyon ile, dijital trendlere odaklanabilirsiniz.
Bunu yaparken mutlaka profesyonel marka danışmanlığı hizmetini almalısınız. Trend adaptasyonu özenle işlenilmesi bir konu olmasının yanı sıra grafik tasarım olarak da markanın terzi dikim tasarım diline sahip olması gerekir. Profesyonel sanat yönetmenlerinin markanızı içselleştirmesi ve bu vizyon ile tasarımlarınızı dijital platformlara adapte etmesi tüm süreç için hayati önem taşır.
Tasarım dili, iletişim tonu ve markanın jargonu tüketicilerin zihninde algı yaratmak için etkili bir silah olarak kullanılabilir. Bunun için ajans seçimi konusu da ayrı bir önem taşır.
Reklam ajansı seçimi konusunda detaylı bilgi sahibi olmak ve dikkat edilmesi gereken şeyleri öğrenmek için blog bölümümüzde yer alan diğer makalelerimize göz atabilirsiniz.
Değişmek mi yoksa daha iyi anlaşılmak mı ?
Değişmek, yenilenmek ve modern dünyaya uyum sağlamak her zaman kulağa güzel gelir. Fakat insanlar için günümüz dünyasında yeterince yeni şey var. Biz tüketiciler artık geçmişten güç alan, sebebi sağlam temellere dayanan, bir amacı ve hikayesi olan markaları kucaklıyoruz.
Toms, Barbour, Omega, Ralph Lauren, Santoni, Mont Blanc, Smithson, Burberry, Apple, Bentley, GoPro, Beats, Yamaha, Twinings, Fred Perry, National Geographic
Liste çok daha uzayabilir fakat buradaki ortak nokta markanızın hikayesinin ne kadar hedef kitlesini ilgilendirdiğidir. Her markanın bir yaşam tarzı olmalıdır. Yukarıdaki yazdığımız markaları biraz düşünün, kullanıcılarını, sosyal medya iletişimlerini, reklamlarını ve duruşlarını inceleyin. Bu yazımızın önermesini daha iyi gözlemleyebilirsiniz.
Biraz önce markaları birer insana benzetmiştik. Gelin bir atasözünü de markalara uyarlayalım.
’‘ Bana kullandığın markayı söyle, sana kim olduğunu söyleyelim’’
Sizce de mantıklı değil mi ?
Doğru ve dikkatlice işlenmiş marka DNA’nız, her trend değişiminde size nasıl adapte olacağınız hakkında kolaylık sağlar. Konu hakkında daha fazla bilgi almak için dilediğiniz zaman bize danışabilirsiniz.
Değerli zamanınız için teşekkürler.
MODD/group Ekibi
2021 Pazarlama Trendleri Ve 100 Otoritenin Özeti
Youtube
